"MİLLİ MÜCADELE DERSİ"
Ayin güneşi, güneşinde ayı kovaladığı serüvende karanlığı aydınlatan yegane ışık bilgidir.
15 Temmuz mücadelesi okullarda "Milli Mücadele Dersi" olarak eğitim sistemine dâhil edilmelidir. Aynı zamanda bu ders içeriğinde Çanakkale’den, Kut'ül Amare ve Kurtuluş Savaşına varıncaya kadar bilgilendirici aydınlatıcı ve öğretici metotların uygulanması lazımdır. Milli mücadele dersinin odak noktası milli ilke ve prensipler, tarihi müktesebatlarımız ve kültürel değerlerimiz eksenli olmalıdır.
Aksi takdirde 20 yıl sonra 15 Temmuz bir dernekten ibaret kalıp unutulmaya yüz tutmak gibi tehlikeli sürece gidebilir. Bunun olmaması için konuya hassas ve şuurlu bir şekilde yaklaşmak gerekiyor.
Toplum olarak az okuduğumuz, çok izlediğimiz ve işimize geleni dinlediğimiz hakikat olarak karşımızda dururken kimse ne kendisini ne de bir başkasını kandırmaya kalkmasın.
Bugün FETÖ ile mücadele eden bir siyasetçi varsa şayet bu yalnızca Recep Tayyip Erdoğan’dır. 15 Temmuzdan önce her şey ortada aleni bir şekilde ilerlerken devrin siyasetçilerinin birçoğu köşesinde kazanan tarafı gözetleyecek gaflet içinde kaybolmuşlardır.
Bu mücadelenin emin bir şekilde ilerlemesi için sayın cumhurbaşkanı karşısında ceket ilikleyip asker selamı veren ama danışmanlık odalarına geçtiğinde arkasından küfreden ikiyüzlü kişiler ile hiç bir yol alamayacağını bilinmesi gerekir.
Sayın cumhurbaşkanı bu hususta FETÖ vb. örgütler ile mücadele etmek istiyorsa, mücadele ederken kumpas davaları ile yıpratılanlar ile yol alması lazımdır.
Başta ilk mücadeleyi kaleme alıp yazdığı bir kitap ile hayati karartılmak istenen eski emniyet müdürü Hanefi Avcı, Başarılı bir şekilde FETÖ ile mücadele ederken genelkurmay istihbarat başkanlığı görevindeyken FETÖ kumpası ile yıpratılan e. korgeneral İsmail Hakki Pekin, Hava Kuvvetleri Komutanlığında FETÖ avına çıktığı için hedef olan Ahmet Zeki Üçok gibi devletine ve milletine bağlı, kimlik ve liyakat sahibi başarılı devlet adamlarına ihtiyaç vardır.
Memleketinde yürütülen FETÖ operasyonlarda aklına danışılan, Kanada’da Birleşmiş Milletler toplantısında FETÖ’yü eleştiren, hemen ertesi gün bedel ödetmek için FETÖ davası ile ilişkilendirilerek siyasi ve hukuk hayatına sekte vurulan, itirafçı olarak lanse edilen kişinin daha sonra mahkemede ‘bana baskı kurdular bu yüzden yanlış ifade verdim’ diyerek kumpası itiraf eden, davayı açan savcısının işin içinden çıkamayınca emir yukardan geldi diyerek helallik isteyip ardından tayin ile giden, buna rağmen halen devirmek için uğraşılan Kahramanmaraş Baro Başkanı Vahit Bağcı’ ya ihtiyacı var.
Darbe olduğunda beline silahı takip korkusuzca hayat pahasına cumhurbaşkanı yanında yer alan Ahmet Hamdi Camlıya, yanından ayrılmayan Hasan Doğana ihtiyacı var.
Darbe saatinde telefonunu kapatan, saklanacak kümes arayan, kim kazanır diye bekleyen siyasetçilerden fayda gelmez. Bu yüzden 15 Temmuz bir ibret tablosu olarak devletin hafızasında muhafaza edilmelidir. Ak koyun ile kara koyun bir birinden ayrılmadan at izi ile it izi kesin olarak teşhis edilemez. Ben siyasetçiyim diyerek poz verenlerin 15 Temmuz günü telefonlarının HTS kayıtlarına bakılırsa su durumu yoksa bulanık mı net görülecektir. Önümüzdeki süreçte devletin yeniden yapılanma hususunda bu hassas konuya ciddi bir şekilde yaklaşılmalıdır.
Unutmayın; ‘En büyük düşman bakacağın en son yere saklanır’’
Serdar Bozdoğan
- MAVİNİN İÇİNDE SİYAHI GÖRMEK ............. Eklenme: 24 Şubat 2020
- DÜŞÜN VE BAŞAR ................. Eklenme: 31 Ocak 2020
- CUMHUR CUMHURBAŞKANINDAN NE İS... ................ Eklenme: 28 Haziran 2019
- EY AMERİKA ................ Eklenme: 12 Haziran 2019
- SÖZ KONUSU VATANSA LÜTFEN AYKI... ................ Eklenme: 28 Mayıs 2019
- VAKİT SEHER VAKTİ ............... Eklenme: 19 Mayıs 2019
- İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE B... Ufkun ötesinde ferah istiyorsak felah adımlarla emin bir şekild... Eklenme: 09 Mayıs 2019
- NE YAPMALI NE YAPMAMALI ................. Eklenme: 09 Nisan 2019