Araştırmacı Yazarlar | Yazarlar

RİSALE-İ NUR'UN FARKI

05 Mayıs 2014, 03:12

Eski mübarek zatların yazmış olduğu eserler bu zamana tam ışık olamıyor . Güneş varken mum aranmaz . Bu zamanın güneşi Risale-i Nur’dur . Neden ışık olamıyor diğer eserler ? Bu zamandaki saldırılar değişik yerlerden ve değişik şekiller ile geliyor o yüzden . O eserleri yazan zatlar eli öpülecek , İslam’ın çok büyük zatları ama kendi dönemlerine ışık tutmuş olan zatlar . Bu zamanda gelecek olan sorulara onların eserleri tam cevap veremeyebiliyor . Belki o zatlar bu zamanda yaşamış olsalardı ortaya koyacakları eser Risale-i Nur olacaktı . Üstad Hz. Onların zamanında yaşasa idi onların ortaya koyduğu eserleri  yazacaktı . Mevlana Hz. bu zamanda yaşasa idi yazacağı eser “Risale-i Nur Külliyatı” olacaktı. Üstad Hz. Mevlana Hz.nin döneminde yaşamış olsa idi yazacağı eser “Mesnevi” olacaktı . Bu zaman çok başka ve dehşetli bir zaman , bu zamanda ancak bize Risale-i Nur gibi bir kitap lazım ki , bu zamandan gelen sorulara ve problemlere karşılık verebilsin ve ilaç olabilsin .

 

Neden bu zaman o zatların yaşadığı zaman gibi değil , bu eserler neden yetersiz kalıyor ? Eski zamanda dalalet yani Allah’tan uzak yaşayış cahillikten geliyordu yani Allah’ı bilmemekten gelen cahillik . Bunun yok edilmesi kolay neden ? Çünkü Cenab-ı Hak’kı tanıtan bir sürü delil var onları anlatıp tanıtabilinir.

 

Fakat şu yaşamış olduğumuz bilim ve teknoloji dünyası içerisinde saldırılar Kur’ana ve İslam’a yapılan taaruzlar fenden , felsefeden , ilimden geliyor. Mantıki düşünceler , mantıki sorular ile geliyor . Mesela “evrim teorisi” içerisinde geçen bir sürü sorular var. Fen deyince meteryalistler , tabiatperestler maddeyi araştırıyorlar  , kainatın var oluş sebebi içerisinde maddeden örnekler vererek bilimsel açıklamalar yapıyorlar . Eski kitaplar bunlara cevap veremeyebiliyor çünkü en basitinden “evrim teorisi” gibi ortaya atılan düşünceler o eski zatların kitaplarının telifinden çok sonraları çıkmış dolayısı ile o eserler bu gibi teorileri çürütecek deliller getiremeyebiliyor ve yetersiz kalıyorlar .

 

Din düşmanları bilimle insanları meşgul edelim , felsefe ve mantık oyunları ile akıllarını bulandırıp dinden  uzaklaştıralım diye plan ve program yapmışlar. Bunun izalesi müşkil , daha zor . Neden daha zor ? Çünkü hem fenni ilim ister hem de Kurani ilim ister ki ikisini cem edip insanlara anlatabilsin . Ama eski eserlerde daha çok tasavvufi meselelere değinilip var olan imanları süsleme hedefleri veriliyor . Fenni meselelere çok değinilmemiş . Bu zamanda çok dehşetli bir imansızlık hakim .

 

O zamanda binde bir bulunuyor ama bu zamanda herkes araştırıyor , teknoloji var insanlar çoğu şeyden haberdarlar . Fakat pek çoğu yanlış duraklara saptıkları için maddenin ağına takılıyorlar , bilimin ağına takılıyorlar ve imanlarını kaybedebiliyorlar. Bu noktalardan ancak ve ancak onları susturacak , onların davalarını çürütecek , onların belini kıracak tek eser Risale-i Nur’dur .

 

Risale-i Nur çok okunur ise , çok araştırılır ise deviremeyeceği hiçbir feylesof , meteryalist , ateist , profesör yok . Yeter ki Risale-i Nur güzel anlaşılsın , güzel okunsun , güzel özümsensin , güzel kavransın Allah’ın izni ile şeytan dahi gelse ikna etmese bile ilzam eder yani susturur . Karşına Darwin , Stalin ve ya kim geçerse geçsin susturacak hakikatlar Risale-i Nur’da mevcuttur . Dinsizliğin belini Risale-i Nur eserleri kırmıştır . Demek ki b u zamanın kitabı Risale-i Nur olduğu burada ispatlanıyor . Böyleleri hem bilmiyor hem kendini bilir zannediyor.  Bu tip muhataplar tebliğ hayatımızda ne çok bizi zorlayacak kimseler . Allah’sız ilme sahip olanlar . Çok bilgisi var belki profesör ama cahil . Bu  tip insanlara değişik yöntemler ile İslamiyet’i anlatabilmenin gayreti içerisinde olmalıyız .

 

Demek ki Üstadımız bunu keşf etmiş . Fenni ilimler ile Kur’ani ilimleri birleştirip eserlerine bu şekilde yansıtmış. Cenab-ı Hak Risale-i Nur’ları bu asrın yaralarına karşılık verebilecek şekilde yazdırmış . O yüzden maddiyunluğu kökünden yıkmıştır . Onlara hak ve hakikat yolunu göstermiştir . İnsanları da en doğru yola kavuşturacak , imanlarını kurtarabilecek Kur’an-ı Kerim’in bu asra bakan yönünü keşf eden bir eserdir. Külliyatı okuyanlar kanaat getireceklerdir.

Üstadımız fetaneti ile , Efendimiz (asm) ın bildirmesi ile , Cenab-ı Hakkın ona göre onun kalbini ve vicdanını nurlandırması ile bu zamanın yaralarına merhem olacak izahlar getiriyor Risale-i Nurlar vasıtası ile .

 

Risale-i Nurlar herkesin kabiliyeti nisbetinde istifade edebileceği eserlerdir. Bu yüzden çokları diyor ki anlamıyoruz eserleri biz , dili çok ağır . Sen kabiliyetin ölçüsünde anlarsın . Eserlerin içerisinde çok gezer dolaşırsan yavaş yavaş kabiliyetlerin artmaya başlıyor ve anlama yönlerin de artmaya başlıyor o yüzden “ anlamıyorum “ değil de “ okumuyorum “ daha çok bizim eksikliğimiz .

 

Daha çok okumalıyız , daha çok eserlerden istifade etmeliyiz  ki kabiliyetlerimiz yavaş yavaş artsın. Mesela Sözler ‘ e ait olan kabiliyetlerim ne kadar ? Lem’alara olan kabiliyetlerim ne kadar ? Mektubat’ın üzerinde olan kabiliyetim ve hakimiyetim ne kadar ?

 

Risale-i Nur bir ağaç ise herkes boyunun yetiştiği yerden hakikat meyvelerini kopartıp yiyebilir . Fakat kimse de hissesiz kalmaz , herkesin Risale-i Nur’lardan bir hissesi vardır .

 

Risale-i Nur emsali görülmemiş bir şahaserdir peki neden ? Daha önce yazılan hiçbir esere benzemiyor ve kendinden sonra da kendisi gibi bir eser ortaya konmayacaktır . Belki bazı yazılacak olan tefsirler yaklaşabilir ama kesinlikle ve katiyetle Risale-i Nur’un benzeri yoktur . Cenab-ı Hakkın özel ilhamlarına mazhar olan bir kitap olması itibarı ile şaheserdir .

 

Risale-i Nur’lardaki bu özellikten dolayı , bu toplayıcılıktan , bu çekicilikten dolayı milyonlarca insanlar Risale-i Nur’ları okumuşlar , okuyorlar ve okuyacaklardır . İnsanlar Risale-i Nur’u büyük bir şevkle , sevgi ile okumuşlar , baskılar altında kalsalar da , hapislere atılsalar da , işkenceler görseler de , idamla yargılansalar da okumuşlar ve vazgeçmemişler .

 

Onlar okuma dedikçe biz daha çok okuyacağız  , onlar yazma dedikçe biz daha çok yazacağız , onlar bu kitapları dağıtmayın dedikçe bizler daha çok dağıtacağız , yayacağız çünkü bizler Risale-i Nur’un meftunuyuz , aşığıyız , Risale-i Nur’a çok büyük bir iştiyak duyuyoruz . O tazyikatlar Cenab-ı Hak tarafından bizlere vurulan bir kamçıdır . Bizim daha çok okumamıza gayret verecek olan şeylerdir. Onlar bize karşı tazyikat yaptıkça bizler okumaya karşı tazyikat yapacağız.

 

Risale-i Nur’lar çok dehşetli bir dönemde yazılmıştır . Ülke üzerinde çok büyük olayların döndüğü , hocaların idam edildiği , ezanların Türkçeleştirildiği , imana ait eser yazmanın yasak edildiği bir dönemde Allah Üstad Hz. ne böyle bir külliyat yazdırmayı nasip etmiştir.  O yüzden yazıldığı dönemin hassasiyeti itibarı ile belki de en kıymetli tefsir Risale-i Nur Külliyatı’dır diyebiliriz .

 

Tam ihtiyaç zamanında koministlerin saldırdığı , masonların saldırdığı bir dönemde , Türkiye’de dinin ortadan kaldırılmaya çalışıldığı bir dönemde , tam bir ihtiyaç zamanında ortaya çıktığı için insanlar Risale-i Nur’ların hakikatlarına yapışmışlar . Bu yüzden Risale-i Nurlar bütün dünyayı alakadar eden bir kabule ve genişlemeye  sahip olmuş . Üçüncü Said döneminde 1950’den sonra Risale-i Nur’un açılımı o kadar çabuk ve hızlı oluyor ki , o kadar sahiplenmeler oluyor ki ne işkence , ne hapis ne ölüm durdurabiliyor Risale aşkını .

 

İlk dönem ağabeylerin hayatlarına bakarsak Risale-i Nurlara olan aşkları ve şevkleri , bağlılıkları hayret vericidir. Dünyadaki her şeyden daha çok Risaleleri sevmişler ve bağlanmışlar . Bizler de Risale-i Nur’ların bir talebesi isek bu bağlılığın bir payesi bir yansıması bizlerde de olması lazımdır . Bu sevginin , bu aşkın , bu tutkunun küçük birer numunesi de bizim hayatlarımızda olması lazımdır. Allah bizi de onlar gibi etsin . Risale-i Nur’lara bizleri aşık etsin , bu eserleri çok sevdirsin bizlere .

 

                                                                                         El Bâki Hüve’l Bâki

                                                                                                Kardeşiniz

                                                                              Türker ELMAS

Araştırmacı Yazarlar
 Araştırmacı Yazarlar internet sitelerinde yayınlanan haberler ve köşe yazılarının tüm hakları Araştırmacı Yazarlar Yayın Grubuna aittir. Kaynak gösterilerek dahi haberin veya köşe yazısının tamamı yazılı izin alınmaksızın kullanılamaz. Sadece alıntı yapılan haberin veya köşe yazısının bir bölümü, alıntı yapılan habere/yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
ÖNCEKİ YAZILARI
VİDEO GALERİ
 
YAZARLARIMIZ
Y
Metin ALKAN
ZEKAT , FİTRE VE ORUÇ FİDYESİ KİMLERE VERİLİR?
Y
ferit karasu
YÜREĞİM DEKİ ŞEHİR
Y
Nurcan CANKORU
MENZİLE
Y
Mehmet GÖÇMEZ
ANMAK MI ANLAMAK MI
Y
SERDAR BOZDOĞAN
TARİH BİZİ ÇAĞIRIYOR BİZDE TARİHE YENİDEN ÇAĞ AÇTIRIYORUZ
Y
Pınar SÖNMEZ
AŞK BİR NOKTA
Y
Hatice BAŞKAN
KADINSIN
Y
Fatmanur KUŞ
SU GİBİ AZİZ OL EVLADIM
Y
Duygu Gürses DİKEN
MALINI BAĞIŞLAYAN ELBETTE KURTULUŞA ERMİŞTİR..
Y
Zeynep DEMİR
önce sela, sonra adın okunur minarelerden.
Y
Ayhan KÜFLÜOĞLU
Eşyayı gösteren Rabbimiz’in varlığı, o eşyadan daha zahir ve kesin
Y
Nur KABADAYI
Umut Ederek Yaşamak
Y
Büşra ŞENTÜRK
Sen Kaderim Misin
Y
Büşra Nur GECE
Mabede İsmet; Meryem'e Betül Sıfatı Yakışır...
Y
Merve DİKİCİ
TEVEKKÜL KIL
Y
Ebru ATA
KIYIYA İNSANLIK VURDU
Y
Mustafa KAYALI
ZAMAN VE MEKÂNDA KIBLEMİZ
Y
Türker ELMAS
NUR ve HAKİKAT AVCILIĞI
Y
Nagihan ZENGİN
Ademiyetten Kemaliyete İrfan Yolculuğu
Y
Öznur MACİT
bir b/akış bir yürüyüş (04,05,14 Eskici dergi yayınlandı)
 
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
BİR DOST PENCEREMDEN TÜRKİYEDE HANGİ NURCU KOLLARI FETÖYE DESTEK VERİYOR 2022 RAPORU VE BELGELERİ REFERANDUM SEÇİMLERİ ÖNCESİ BOMBADA FETÖNÜN PARMAK İZLERİ!!! (1)
 
KONUK YAZARLARIMIZ
K
İsmail GENÇ
İnsanız ve İnsanlığı Özlüyoruz
K
Emrah POLAT
Vahametlerle İmtihan ve Müracaat
K
Mehmed ESMER
Kubbetüs Sahra'yı tanıyacağız
K
Elif NİSA
Gerçekten İnsan Azar
K
Elif MUSLUOĞLU
Cemâli Bâ Kemâle Seyredelim
K
Fikriye AYYILDIZ
GAFLET
K
Merve YAĞMUR
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ
K
Fuat TÜRKER
Münafıklar Kavramıyorlar!
K
Hüray BOZBIYIK
TESETTÜRÜN VERDİĞİ HUZUR
 
ÖZEL RÖPORTAJ
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir, “Allah var, problem yok!” adlı kitabında, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, Allah'a dayanıp, O'na güvenen insanların bir şekilde aydınlığa kavuşacaklarının farkındalığını oluşturuyor zihinlerde…
 
E-POSTA LİSTESİ
 
FOTO GALERİ
 
ANKET

Web Sitemize Nasıl Ilaştınız?




 
cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry

Sitemizde yayınlanan haberlerde basın ahlakına, hukuk ilkelerine, insan hak ve özgürlüklerine bağlı kalacağımıza söz veririz. Yazarlarımızın yazılarıyla ilgili her türlü sorumluluk kendilerine aittir. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Adres : Sizde Araştırmacı Yazarlara Katılabilir Çalışmalarınızı Yayınlatabilirsiniz! arastirmaciyazarlar@gmail.com a Ad Soyad ve Yazar Resminizle birlikte gönderin değerlendirelim