Araştırmacı Yazarlar | Yazarlar

İSLAM AİLE HUKUKUNDA RİAYETSİZLİK

30 Ağustos 2021, 16:43

İSLAM AİLE HUKUKUNDA RİAYETSİZLİK

          Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

   Ailede kurucu unsur karı-kocadır. Bu temel kurumu oluşturan, yöneten, yönlendiren dînî, ahlakî, hukukî kurallar vardır. Kurallara uyulduğu müddetçe mesele yoktur. Taraflar kuralları bozar, hakları çiğnerse, düzeni sağlamak ve adaleti gerçekleştirmek üzere çeşitli tedbirler ve müeyyideler devreye girecektir. “Aile Hukukuna Riâyetsizlik” olduğunda bu sorunu aşma yolları

          HER MÜSLÜMAN ERKEK VE KADIN BUNU BİLMELİ

   Böylece eşinden izin istemediğinin altını ısrarla çizerek, modern (!) âile yapısına ters bir tutuma girmediğini gösteriyordu. Avrupa’nın çöküşe geçen âile yapısının, toplumumuzun şuuraltına ısrarla yerleştirilmeye çalışıldığı günümüzde, gardımızı sağlam almalı; gençlerimizde hassasiyet ve sağlıklı bakış açısı oluşturmaya çalışmalıyız.

    Bu hususta, İslâm’ın nezaket ve zarâfetini, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in mükemmel ahlâkını görmezden gelip; öküz altında buzağı ararcasına, Nisâ Sûresi 34. âyeti ve bu bağlamdaki hadîs-i şerifleri tartışma konusu yapanlar ve meseleye at gözlüğüyle bakanlara karşı, her müslüman kadın ve erkeğin, doğru ve detaylı bilgiyle meseleye  hâkim olması gerekir. Bunun için bu âyet ve hadisleri, tefsir ve şerhlerin ışığında kısaca ele almaya çalışalım. Öncelikle âyet-i kerimenin meâlini hatırlayalım:

   “Allâh’ın insanlardan bir kısmını, diğerlerine üstün kılmasına bağlı olarak ve mallarından harcama yapmaları sebebiyle erkekler, kadınların yöneticisi ve koruyucusudurlar. Sâliha kadınlar, Allâh’a itaatkârdır. Allâh’ın korumasına uygun olarak, kimsenin görmediği durumlarda da kendilerini korurlar. (Evlilik hukûkuna) başkaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve onları (hafifçe) dövün. Eğer size itaat ederlerse, artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür.” (en-Nisa, 34)

              ERKEKLER YÖNETİCİDİR

   “Burada yalnız kocaların değil, bütün erkeklerin koruyucu ve yönetici (kavvâmûn) olmaları iki gerekçeye dayandırılmıştır:

   Allah insanların bir kısmına, diğerlerinden üstün kabiliyetler vermiştir; bu cümleden olarak koruma ve yönetme bakımından erkekler, kadınlardan daha uygun özelliklerle donatılmışlardır.Erkekler, âile geçimini ve diğer mâlî yükümlülükleri üstlenmişlerdir.Bazı müfessirlere göre, bu iki gerekçeden birincisi, insan tabiatının değişmez özelliğidir. Genel olarak erkeklerde akıl ve mantık ön plandadır, kadınlarda ise duygu öne çıkar. Koruma bakımından fizikî güç önemlidir ve erkekler, bu yönden daha güçlüdürler.

                İSLAM HUKUKUNA GÖRE ERKEKLERİN GÖREVLERİ

   İkinci gerekçe ise, yaratılıştan değil, kültür ve medeniyet şartlarına bağlı alışkanlıklar, âdetler, tutumlardan kaynaklanmaktadır. İslâm’ın geldiği çağda daha yoğun, günümüzde ise önemli ölçüde olmak üzere erkeklerin bu fonksiyonları da devam etmektedir. İslâm hukuk kurallarına göre, erkek, hem -geniş mânada- ailenin geçiminden tek başına sorumludur, hem de mehir, diyet, cihad gibi malî tarafı olan yükümlülükleri vardır.”[1]

    Bu noktada yurdumuzun bazı yerlerinde, kadın, evin geçimi için bütün gün tarlada çalışmasının yanında ev işlerini de yürütmeye çalışırken; zamanının büyük kısmını kahvelerde pinekleyerek geçirip çalışmayan, evde ise hizmet bekleyen insaf mahrumu beylerin “kavvâmûn” vasfından uzaklaştıklarını zikredip, konumuza dönelim.

“Çağımızda, “kavvam” kelimesine yüklenen hâkim mânâ, “âile reisliği”dir. Âyetten erkeklerin yönetim, savunma ve koruma bakımlarından genel olarak önde oldukları anlaşılmakla beraber, takip eden cümleler göz önüne alındığında, burada, âile kurumunda hâkimiyet ve yöneticilik mânâsının ağır bastığı görülecektir.

    Âilede kurucu unsur, karı-kocadır. Bu temel kurumu oluşturan, yöneten, yönlendiren dînî, ahlakî, hukukî kurallar vardır. Kurallara uyulduğu müddetçe mesele yoktur. Taraflar kuralları bozar, hakları çiğnerse, düzeni sağlamak ve adaleti gerçekleştirmek üzere çeşitli tedbirler ve müeyyideler devreye girecektir. Bu âyette hanımın, 128. âyette ise kocanın hukuku çiğnemesi ve düzene başkaldırması (nüşûz) ele alınmıştır.

    Tefsirciler, erkeğin nüşûzünü; “nefret, uzaklaşma, normal evlilik ilişkilerini aksatma, söz ve fiille incitme, kaba ve sert davranma” ifadeleriyle açıklamıştır. Böyle bir sebeple kadının, hâkime veya hakeme başvurması ve evliliğin sona erdirilmesini istemesi de mümkündür.[2]

“Âile hayatı içinde kadın, kurallara göre rolünü îfa edip etmemesi yönünden iki sıfatla nitelendirilmiştir: «Sâliha» ve «Nâşize»… Saliha kadınlar, hem kocalarının ve diğer aile fertlerinin yanında, hem de onların bulunmadıkları yerlerde, vazifelerini hakkıyla yerine getirir; Allâh’ın koyduğu, toplumun benimsediği kuralların dışına çıkmaz, âileye ihanet etmez, şerefine leke sürmezler.”[3]

   Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in, sâliha hanımın başlıca vasıflarını saydığı hadîs-i şerîfi de bu kavrama nebevî açıklama getirmektedir:

   “Müslümanın, sâliha hanımına baktığında sevinç duyması, ona bir şey emrettiğinde itaat etmesi, kendisinin yokluğunda iffetini muhafaza etmesi, kişinin faydalandığı şeylerin en hayırlılarındandır.” (İbn-i Mâce, 1857)

   Kocasının yokluğunda iffetini muhafaza, Rabbinin her an kendisiyle olduğunun şuurunda olan bir hanımefendi için en tabiî bir haldir. Günümüz şartlarında, ayrıca dikkat edilmesi gereken bir saha ise, sanal âlemdeki yazışma, paylaşım ve görüşmelerdir. Akıllı telefon, bilgisayar vesâir ile gittikçe kolaylaşıp yaygınlaşan ve bir o kadar da tabiîleşen bu hal, yüz yüze yapılmayan pek çok iletişimin masum (!) sayılmasına yol açmaktadır. Bu geniş konu ve kanayan yaramıza şimdilik bu kadar temas etmekle yetinelim ve “nüşûz” kavramına dönelim.

             KUR'ÂN-I KERİM AİLENİN VAZİFESİNİ KOCAYA

                                           VERMİŞTİR

   Ragıp el-İsfahânî, “Kur’an Sözlüğü” konulu “el-Müfredât” isimli kitabında kadının nüşûzünü, “kocasından nefret etmesi, ona itaat etmeyi kendine yedirememesi, başkasına  göz koyması” şeklinde açıklamıştır.[4]

   Ayrıca, çeşitli âlimler, nüşûzü: “kocasını  kendinden men etmesi, kocasına sevgisizlik göstermesi, kocasının tayin ettiği evde oturmayı kabul etmeyip başka bir evde oturması” şeklinde tarif etmişlerdir.

    “Nâşize” olması ihtimali beliren kadınlara karşı ne yapılacak, âile düzeni ve hukuku nasıl korunacaktır?! Bu noktada Kur’ân-ı Kerim, vazifeyi âilenin reisi sıfatıyla önce kocaya vermektedir.

   Tavsiye edilen tedbirlere başvurmasına rağmen koca, düzeni sağlayamazsa ve âilenin dağılmasından korkulursa sıra hakemlere gelecektir. Âyet-i kerîmede hukuka başkaldıran, meşrû âile düzenini bozmaya kalkışan kadına karşı erkeğin yapabileceği şeyler; öğüt vermek, yatakta yalnız bırakmak ve dövmek şeklinde sıralanmıştır.[5]

              METİN ALKAN

             EĞİTİMCİ YAZAR

 

      DİPNOTLAR

   [1] “Kur’ân Yolu”, Türkçe Meâl ve Tefsir, Heyet, DİB Yayınları, c: 2, sh: 44.

   [2] a.g.e, c: 2, sh: 120.

   [3] a.g.e, c: 2, sh: 45.

   [4] a.g.e, c: 2, sh: 120.

   [5] a.g.e, c: 2, sh: 45.

   Kaynak: Şebnem Dergisi, Didar Meltem Erdem, Mart 2015, 121. Sayı

 

Araştırmacı Yazarlar
 Araştırmacı Yazarlar internet sitelerinde yayınlanan haberler ve köşe yazılarının tüm hakları Araştırmacı Yazarlar Yayın Grubuna aittir. Kaynak gösterilerek dahi haberin veya köşe yazısının tamamı yazılı izin alınmaksızın kullanılamaz. Sadece alıntı yapılan haberin veya köşe yazısının bir bölümü, alıntı yapılan habere/yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
ÖNCEKİ YAZILARI
VİDEO GALERİ
 
YAZARLARIMIZ
Y
Metin ALKAN
ZEKAT , FİTRE VE ORUÇ FİDYESİ KİMLERE VERİLİR?
Y
ferit karasu
YÜREĞİM DEKİ ŞEHİR
Y
Nurcan CANKORU
MENZİLE
Y
Mehmet GÖÇMEZ
ANMAK MI ANLAMAK MI
Y
SERDAR BOZDOĞAN
TARİH BİZİ ÇAĞIRIYOR BİZDE TARİHE YENİDEN ÇAĞ AÇTIRIYORUZ
Y
Pınar SÖNMEZ
AŞK BİR NOKTA
Y
Hatice BAŞKAN
KADINSIN
Y
Fatmanur KUŞ
SU GİBİ AZİZ OL EVLADIM
Y
Duygu Gürses DİKEN
MALINI BAĞIŞLAYAN ELBETTE KURTULUŞA ERMİŞTİR..
Y
Zeynep DEMİR
önce sela, sonra adın okunur minarelerden.
Y
Ayhan KÜFLÜOĞLU
Eşyayı gösteren Rabbimiz’in varlığı, o eşyadan daha zahir ve kesin
Y
Nur KABADAYI
Umut Ederek Yaşamak
Y
Büşra ŞENTÜRK
Sen Kaderim Misin
Y
Büşra Nur GECE
Mabede İsmet; Meryem'e Betül Sıfatı Yakışır...
Y
Merve DİKİCİ
TEVEKKÜL KIL
Y
Ebru ATA
KIYIYA İNSANLIK VURDU
Y
Mustafa KAYALI
ZAMAN VE MEKÂNDA KIBLEMİZ
Y
Türker ELMAS
NUR ve HAKİKAT AVCILIĞI
Y
Nagihan ZENGİN
Ademiyetten Kemaliyete İrfan Yolculuğu
Y
Öznur MACİT
bir b/akış bir yürüyüş (04,05,14 Eskici dergi yayınlandı)
 
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
BİR DOST PENCEREMDEN TÜRKİYEDE HANGİ NURCU KOLLARI FETÖYE DESTEK VERİYOR 2022 RAPORU VE BELGELERİ REFERANDUM SEÇİMLERİ ÖNCESİ BOMBADA FETÖNÜN PARMAK İZLERİ!!! (1)
 
KONUK YAZARLARIMIZ
K
İsmail GENÇ
İnsanız ve İnsanlığı Özlüyoruz
K
Emrah POLAT
Vahametlerle İmtihan ve Müracaat
K
Mehmed ESMER
Kubbetüs Sahra'yı tanıyacağız
K
Elif NİSA
Gerçekten İnsan Azar
K
Elif MUSLUOĞLU
Cemâli Bâ Kemâle Seyredelim
K
Fikriye AYYILDIZ
GAFLET
K
Merve YAĞMUR
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ
K
Fuat TÜRKER
Münafıklar Kavramıyorlar!
K
Hüray BOZBIYIK
TESETTÜRÜN VERDİĞİ HUZUR
 
ÖZEL RÖPORTAJ
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir: 'Allah Var, Problem Yok'
Ferudun Özdemir, “Allah var, problem yok!” adlı kitabında, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, Allah'a dayanıp, O'na güvenen insanların bir şekilde aydınlığa kavuşacaklarının farkındalığını oluşturuyor zihinlerde…
 
E-POSTA LİSTESİ
 
FOTO GALERİ
 
ANKET

Web Sitemize Nasıl Ilaştınız?




 
cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry

Sitemizde yayınlanan haberlerde basın ahlakına, hukuk ilkelerine, insan hak ve özgürlüklerine bağlı kalacağımıza söz veririz. Yazarlarımızın yazılarıyla ilgili her türlü sorumluluk kendilerine aittir. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Adres : Sizde Araştırmacı Yazarlara Katılabilir Çalışmalarınızı Yayınlatabilirsiniz! arastirmaciyazarlar@gmail.com a Ad Soyad ve Yazar Resminizle birlikte gönderin değerlendirelim